İzmir’in sahillerine dağılmış tatil beldeleri arasında şehrin kuzey ucunu mesken tutan Foça, bize her zaman diğerlerinden farklı görünmüştür. Her şeyden önce antik çağlara ve hatta mitolojik efsanelere kadar derinleşen tarihi Foça’yı İzmir’in diğer tüm kıyılarından farklı kılar. Foça’nın bilinen en eski hikayesi, Antik Çağ’da bir İyon kenti oluşuyla başlar. Bu bölgenin açıklarındaki adalarda ve denizlerinde yaşayan ve bugün hala Foça’nın simgesi olan foklar sayesinde de Phokaia adını alır. İyon Uygarlığı altındaki 12 şehirden biri olan Phokaia, M.Ö. 9. yüzyılda kurulmuş ve Pers hakimiyetine girene dek zamanının en başarılı deniz şehirlerinden biri olmuş. Pers döneminden sonra Roma ve Osmanlı devletlerinin hüküm sürdüğü Foça’da bugün gördüğümüz tarihi yapılar ve kalıntılar bir yana, altı kazılsa gün yüzüne çıkacak hikayeleri ve eserleri düşünemiyoruz. Foça, doğal ve sit alanları ile koruma altına alınmış bir bölge, yani yeni yapılaşmalara da izin verilmiyor. Tam da bu yüzden bölge insanının yazlık ev ihtiyacını karşılamak için Eski Foça‘ya yarım saat uzaklıktaki Yeni Foça bölgesi ortaya çıkmış. Yani Eski Foça diye duyduğumuz yer aslında gerçek Foça, binlerce yıldır farklı kültürlerle zenginleşen turistik sahil kasabası.
Turistik diyoruz ama Foça bizce o kadar da turistik özellikler gösteren bir yer değil, diğerlerinden ayrılma sebeplerinden biri de bu. Ne yerli, ne yabancı turist çok da akın etmez Foça’ya. Yani mesela Alaçatı’nın iğne atsan yere düşmez sokakları gibi olmaz çoğunlukla. Çarşısında ve ara sokaklarında kaybolmamış bir mahalle havası da vardır. Ve bizce bazen turistik yerleri negatif puanlıyor oluşumuzun nedenlerinden olan dışarıdan gelene stresli, gergin ve asık yüzlü karşılamaların hiçbiri Foça’da olmaz. En azından biz hiç denk gelmedik. Esnafından yerlisine, biz buraya her gelişimizde karşımızda güler yüzler buluyoruz. Sokakları temiz, sokak hayvanları aç ve bakımsız değil, insanları hep güleç. Foça halkı bu güzel toprakların değerini biliyor da diyebiliriz sanki…
Son yıllarda citta slow (sakin şehir) olma çabasıyla doğaya saygılı bir yaşam için daha fazla çabalayan Foça; tarihin farklı noktalarından bugüne ulaşan yapıları, mis gibi koyları, açıklardan göz kırpan adaları, iyi mekanları ve lezzetleriyle her gidişimizde bir kez daha içimize siniyor. Tam şu anda bunca övgüye karşılık hiç mi kötü bir şey yok bu memlekette sorusu gelebilir, elbette var olmaz olur mu… O zaman, iyisiyle kötüsüyle Foça’da gezilecek yerler nedir; ne, nerede yenir ve içilir; nerede denize girilir gibi soruların cevaplarını anlattığımız rehberimize hoş geldiniz.
Foça’ya Ulaşım ve Konaklama
Foça’ya Nasıl Gidilir?
Açıkçası Foça’ya biz hep İzmir üzerinden ve arabayla gittik. 😬 Arabayla Foça’ya gelmek, mesela Konak’tan yaklaşık bir buçuk saat sürüyor. Tam olarak bu sebeple de Foça’yı kendilerine daha yakın olan Karşıyaka, Mavişehir ve Çiğli ahalisi daha çok tercih ediyor. Eğer Foça’ya İzmir’den gelecekseniz ama aracınız yoksa, banliyö treni İZBAN‘ı (İzmir’i boydan boya dolaşan harika ulaşım sistemi) kullanabilirsiniz. İZBAN’da Hatundere İstasyonu‘nda indiğiniz gibi saatleri birbiriyle tutan 744 numaralı Foça-Hatundere Aktarma ESHOT otobüsüne binerek Foça’ya ulaşabiliyorsunuz.
Bunun haricinde Foça’ya İzmir otogarından kalkan minibüslerle de gelebilirsiniz. Bir diğer alternatif de deniz yolu. Sadece yaz aylarında yapılan vapur seferleriyle Üçkuyular iskelesinden Foça’ya yaklaşık 1,5 saatte varılabiliyor. Bu deniz yolculuğunun 2021 yılı fiyatları tek gidiş 25 TL, gidiş-dönüş 45 TL şeklindeydi.
Eğer Foça’ya şehir dışından gelecekseniz başlangıç şehrinize göre işler değişir. Çünkü Foça İzmir merkezine göre daha kuzeyde kalıyor ve örneğin İstanbul’dan arabayla yola çıkan bir kişi merkeze uğramadan direkt Foça’ya varabiliyor.
Foça’da Nerede Kalınır?
Açıkçası bizim Foça’ya gelişlerimiz hep günübirlik oldu. 😬 Ama şunu iyi biliyoruz ki buralara gelmişken insanı Foça’nın çok eski günlerine ışınlayacak mekanlarda konaklamak bizce yapılacak en doğru hareket olur. Buradan hareketle, duyduğumuz ve araştırıp bulduğumuz Foça otelleri önerisini paylaşıyoruz. Hem biz de bir dahaki sefere yatıya gelirsek bu listeden yararlanırız.
Eski Foça sahilinde, 1891 doğumlu, taş bir Rum konağı: Lola 38
Zamanında Türk ve Yunan ordularına kışla olan, Yeni Foça’daki 150 yaşında bir otel: La Petra
100 yıl önce zeytinyağı fabrikası olarak hizmet veren, dokusu bozulmamış bir yapıda konaklama deneyimi için: Griffon Hotel
Bütçe dostu bir alternatif: Limon Pansiyon
Kültür Gezginleri Buraya: Foça Gezilecek Yerler
Eski Foça’nın Taş Evleri & Sokakları
Dünyanın neresinde olursa olsun bir şehre veya kasabaya değer katan şeylerin başında, oranın eski bir yerleşim yeri olması geliyor bizce; tarihte yüzlerce, binlerce yıl geriye giden yaşanmışlıklar o yerin çehresini de büyük ölçüde değiştiriyor. Mimarisi, sokakları, yeme-içme alışkanlıkları, bölgenin kültürü vs. bu zengin geçmişle doğru orantıda şekilleniyor, biz gezginler için de keşfedilecek bir dünya ortaya çıkıyor. 😎
Foça’nın sahil şeridinden içerilere daldıkça zaman yolculuğu başlıyor. Balık restoranlarından sonra başlayan Reha Midilli Caddesi üzerinde ve caddeden içeriye kıvrılan sokaklar boyunca pek çok eski taş ev görebilirsiniz. Bu eski Rum evleriyle Ege kıyılarındaki pek çok yerleşim yerinde karılaşmak mümkün ancak Foça’da neredeyse tüm taş yapılar renove edilmiş durumda. Zaten eğer eski bir taş evi almak istiyorsanız restorasyon bütçesini de gözden çıkarmanız gerekli, çünkü ilgili makamlar restorasyonu zorunlu tutuyor. Evlerin ve sokakların tarihi dokusuna hiçbir müdahale olmadan yapılmış yenileme işlemleri sonrası Eski Foça sokakları, rengarenk ahşap pencereli taş evleriyle muazzam görünüyor.
Beş Kapılar Kalesi
Eski Foça’da sahilde konumlanan ve 12. yüzyılda yapıldığı bilinen Beş Kapılar Kalesi, zamana meydan okuyarak bugünlere kadar dimdik gelmiş, fakat çevre kirliliğine yenilmiş bir yapı. Cenevizliler’in eseri olan kale, 16. yüzyılda Osmanlı himayesindeyken restore edilmiş ve 9 kulesi de o günlerde eklenmiş. Bugün kalenin açık hava tiyatrosu olarak kullanıldığını, burada sergiler, konserler vs. düzenlendiğini okumuştuk ama bizce daha çok şehir çöplüğü olarak kullanılıyor… Kırık içki şişeleri, çöpler, çöp kutularından taşan çöp yığınları, siyah poşetler, cam ve plastik şişeler ve hatta eski koltuklar, kırık dökük sandalyeler kalenin her yerine atılmış halde. Neredeyse 1000 yıldır ayakta olan kalenin duvarlarına yazılmış isimler, laflar falan da cabası… Foça’nın bizi en çok üzen noktası bu oldu. Bir an önce önlem alınmasını dilemekten başka çare bulamıyoruz.
Kale civarında bir de Kybele ve Athena Tapınağı olması gerekiyor ancak bugün bu yapılardan pek eser kalmamış. Yani çevrenize bakınırsanız tapınak, heykel vs. göremeyebilirsiniz, hatta gördüğünüz şeyin ne olduğunu anlamayabilirsiniz. Zaten hem kale hem de bu alanla ilgili en büyük sorunlardan biri de ne bir bilgilendirici tabela ne bir yol gösterici işaret vb. hiçbir şeyin olmaması. Biz civardaki inşaat işçilerine sorarak yolumuzu ancak bulduk.
Tarihi Yeldeğirmenleri
Biri ayakta, diğeri yarım, bir diğeriyse Don Kişot’un ataklarından nasibini almışçasına harap halde üç tarihi yel değirmeni yıllardır Foça’nın girişinde bir tepede nöbet tutuyor. Ayakta olanın restore edildiğini, diğer ikisinin de restorasyon için sıra beklediğini duyduk. Yapım tarihleri 18. yüzyıla kadar uzanan değirmenler, o dönem Foça halkının ve Foça limanına gelen gemicilerin un ihtiyacını karşılıyormuş. Yeldeğirmenleri görünümüyle biraz gerçek dışı, masalsı değil mi? Özellikle masmavi Ege denizine ve adalara uzanan manzarasıyla kırık dökük Eski Foça değirmenlerinin gölgesinde biraz vakit geçirip zamandan kopmanızı tavsiye ederiz. Hatta Foça’dan ayrılmadan önce güneşi burada batırıp çıkabilirsiniz.
Tekne Turu: Adalar ve Siren Kayalıkları
Eğer Foça kurallar kitabı diye bir şey olsaydı buraya gelip de tekne turu yapmadan dönülmez diye bir madde ilk sıralarda olabilirdi. Biz vakitsizlikten bu sefer yapamadık ancak pek çok Foçalı’dan aynı tavsiyeyi işittik. Teknelerin önünden geçerken aldığımız bilgilere göre alternatifler arasında hem uzun günlük turlar mevcut hem de birkaç saatlik kısa turlar. Örneğin mehtap zamanı çıkılan romantik bir tur seçeceği de var. Fakat belli ki asıl yapılması gereken, Foça açıklarındaki adaları ve ünlü Siren Kayalıklarını ziyaret eden günlük turu deneyimlemek.
Dalgaların ve rüzgarların aşındırması sonucu oluşmuş enteresan görünümüyle Siren Kayalıkları’ndan Yunan edebiyatçı Homeros, ünlü eseri Odysseia’da bahseder. Efsaneyi hatırlayalım: Sirenler, kayalık ve boş adalarda yaşadıklarına inanılan deniz yaratıklarıdır. Geniş kanatlı kuş formunda bir vücuda ve kadın başına sahip olan Sirenler’in yüzleri ve sesi çok güzedir. Söyledikleri şarkılarla denizcilerin başını döndürürler. Gemileri sürüklenerek kayalara çarpan denizciler de bu garip yaratıklara yem olur.
Orak Adası yakınlarındaki bu kayalıkları görmenin tek yolu işte bu uzun tekne turlarına çıkmak. Tur boyunca çoğu yerde denize girme molası da veriliyor ancak fokların yaşam alanı olan Siren Kayalıkları’nda denize girmek, balık tutmak vs. yasak.
Kozbeyli Köyü
Kültür turuna çıkan gezginler için Foça’da gezilecek yerler listesinin demirbaşlarından biri de Kozbeyli Köyü. Tıpkı Karaburun köyleri gibi, Şaphane Dağı yamaçlarında kurulmuş olan Kozbeyli de henüz kalabalıkların istilasına uğramamış, taş evlerle çevrili eski bir Rum köyü. Köyün güzellikleri sadece eski bir yerleşim yeri olmasından değil, asırlık çam ve zeytin ağaçlarıyla çevrili oluşu ve şahane bir Ege denizi manzarası sunuşuyla da doğru orantılı. Köyün eski sokaklarında taş evleri seyrederek dolandıktan sonra köy meydanındaki Şakir’in Yeri’nde dibek kahvesi içip mola vermek iyi fikir. Eğer sabah vakitlerinde gelirseniz köydeki kahvaltı mekanlarından birinde serpme kahvaltıya ya da gözleme çeşitlerine de düşebilirsiniz.
Eski Foça’ya 20 kilometre uzaklıktaki Kozbeyli Köyü’ne aracınız yoksa Menemen üzerinden belediye otobüsü ile ulaşmak mümkün.
Foça Yeryüzü Pazarı
Foça’nın sakin şehir olma yolunda atılmış iyi adımlardan biri, Pazar günleri kurulan yeryüzü pazarı. Direkt olarak üreticiden çıkıp tüketiciyle buluşan taptaze sebze ve meyveler var bu pazarda, aracısız olduğu için de fiyatlar diğer semt pazarlarına göre daha uygun. Özellikle Ege otları ve bölgeye özgü sebzeler konusunda heyecanlı ve meraklı iseniz kalabalığına rağmen bir Pazar günü Foça’sını tercih etmenizi öneririz.
Pers Mezarlığı
İzmir’den Foça’ya eski yol üzerinden giderken Bağarası’nı geçtikten hemen sonra sağ tarafta yol kenarında Pers Anıt Mezarı yükseliyor. Zamanının en önemli İyon kentlerinden Phokaia’yı istila eden Pers Uygarlığı’ndan kalma mezar, 200 küsür yıl Anadolu’da hüküm süren Persler’den kalan en sağlam örneklerden. İÖ 5. yüzyıla ait olan mezar, 2001 yılında restore edilmiş. Bahçesiyle birlikte geniş bir alana yayılmış olan anıt mezarın çevresi tellerle kapatılmış ancak kapısı açık. Anıt mezarın iç kısmına girip de o bugünün “insanına” ait pis kokuları alınca insan, acaba kapısına kilit vursalar daha iyi değil miydi diye düşünüyor…
Osmanlı Mezarlığı
Foça’nın geçmiş tarihine uzanan bir alan da Fatih Sultan Mehmet döneminden yani 1400’lerden bugüne ulaşan Osmanlı Mezarlığı. Merkezde bulunan mezarlıkta 1500’lerden bugüne ulaşmış; dini motifler, çeşitli anlamları simgeleyen ağaç ve bitki motifleriyle bezeli mezar taşları görmek mümkün.
Önce Serin, Sonra Mis: Foça’da Denize Girilecek Yerler
İzmir’in güzel sahillerine yuva olan Foça, mavi bayraklı plajları ve genelde serin deniziyle meşhur. Üstelik Eski Foça’nın güneyinden başlayıp Yeni Foça ve devamına kadar uzanan hatta denize girilebilecek onlarca alternatif var. Foça gezilerimizde deneyimlediğimiz veya gidemesek de tavsiye aldığımız bazı plajları güneyden kuzeye doğru çıkarak anlatalım.
Çanak Koyu
Herhangi bir işletmenin olmadığı, kendi havlunuzu şemsiyenizi atıp keyfinize bakacağınız küçücük doğal bir koy burası. Kamp atmanın da mümkün olduğunu okuduk. Gelirken deniz ayakkabısı ve deniz gözlüğü getirilmesi öneriliyor. Foça merkezine yaklaşık 2 kilometre uzaklıkta, Değirmen Burnu’nu geçince biraz ileride kalıyor.
Karakum Plajı
Belediyenin işlettiği Karakum Plajı’nın giriş ücreti diğer beach’lere göre elbette uygun (2021 yılı için 1 kişilik şezlong-şemsiye ücreti 20 TL civarındaydı). İçeride yeme-içme işlerini çözebileceğiniz yine belediyeye ait bir işletme var. Şehir merkezinde olduğu için çok kalabalık olabiliyor. Bir de denizi güzel ama taşlı ve rüzgarın durumuna göre bazen yosunlu olabiliyor. Bir gidişimizde deniz anası gördüğümüzü de ekleyip kaçalım. 😬
Eski Foça Sahili
Burası Reha Midilli Caddesi boyunca uzanan sahil şeridinde bulunan halk plajı. Denizinin çok sevildiğini söyleyemeyiz, kumsalın ve şezlongların bakımsız olduğu yönünde şikayetler var. Bir de “plaj ve denize köpek ile girilmesi yasak” tabelası dikkatimizi çekti, yani hayvan dostu bir plaj değil maalesef. Biz burayı daha çok yürüyüş yapmak için veya sandalyeleri deniz kenarına atıp demlenmek için kullanıyoruz, bu yönüyle tavsiye ederiz.
Mersinaki Koyu
Eski Foça ve Yeni Foça arasındaki bu koyda Q Beach, Voodoo Beach gibi girişi ücretli (30 TL civarında) işletmeler mevcut. Koyun kumsalı ve denizi zaten övülüyor, deneyimlememiş olsak da koydaki işletmelerle ilgili genel olarak olumlu yorumlar okuduk.
Hanedan Beach
Mersinaki Koyu’nun ilerisinde yer alan, Foça’nın en büyük plajlarından biri olan Hanedan Beach, bölgenin denize girmek için en çok tercih edilen yerlerinden biri. Sahili kumsal ve denizi temiz olduğu için de tercih sebebi. Yalnız 2021 yılı giriş ücretinin 60 TL oluşu müdavimlerini üzmüş durumda…
Sazlıca Plajı
Yeni Foça’ya gelmeden denize girilebilecek bir diğer nokta da bu plaj. Koy üzerinde birkaç işletme bulunuyor. Denizi güzel ve genelde sakin. Koy üzerinde ayrıca kamp yapabileceğiniz bir alan da mevcut, yalnız kamp alanından çok iyi bahsedilmediğini de söyleyelim.
Mambo Beach Club
Eski Foça ve Yeni Foça arasındaki son durağımız da, çok güzel bir koyu mesken edinen Mambo Beach Club. Plajda hem şezlong hem çardak gibi alternatifler mevcut. Akşamları konser mekanına dönüşen plajda gündüz de yüksek sesli müzik var, yani bizim gibi sakin bir plaj arayışındaysanız rotanızı başka yere çevirmelisiniz.
Foça’da Ne, Nerede, Ne Zaman Yenir?
Dörtler Ekmek Fırını veya Nazmi Usta
Foça’nın ünlü sakızlı dondurması için iki adres var: Foça’nın çok ünlü olup biraz bozduğu düşünülen dondurmacısı Nazmi ile Dörtler Ekmek Fırını ve Pastanesi. Bizce ikisi de iyi.
Fokai Restoran
Limanın bir üst caddesinde konumlanan Fokai Restoran, mezeleri, balığı ve manzarasıyla övülüyor. Fiyatların ortalamanın biraz üstünde olduğu mekanı önceden arayıp dış kısımda yer ayırtmayı unutmayın.
Liman Restoran
Sahil hattındaki balık restoranlarından en çok tavsiye edilenler arasındaki Liman Restoran’ı önceki gelişlerimizden birinde deneyimlemiş ve balıklarını beğenmiştik. Klasik bir balık restoranında iyi bir rakı & balık akşamı için tercih edebilirsiniz.
Kavala Cafe
Gün batımı, uçsuz bucaksız deniz ve şarap… Kavala Cafe’nin alametifarikası tam da bu üçlüde vücut buluyor. Eski Foça sahilinde yürürken karşınıza çıkacak olan şahane bir taş evde hizmet veren Kavala, aynı zamanda bir şarap evi. Diğer yandan akşam yemeği veya bir öğle kahvesi, çayı, limonatası için de uğrayabilirsiniz.
Limni Balıkçısı
Balık ekmek veya porsiyon balık yiyecekseniz en çok önerilen işletmelerden biri Limni oluyor. Günlük taze balıklarının yanında ev yapımı şalgamlarını mutlaka deneyin.
Kuzina Foça
Güzel bir kahvaltı veya herhangi bir öğünde spesiyalleri bol bir mekan için Kuzina Foça’yı tavsiye ederiz. Eski Foça çarşısındaki mekanı iki kız kardeş işletiyor. Ciğer, çökertme kebabı, döner, kiremitte köfte gibi bilinen yemekleri kendi usulleri ile yapıyorlar. Ayrıca patates pizza gibi deneysel yemekleri de var.
Bu arada Kuzina Foça’nın bulunduğu sokağın başındaki Gevrek Sarayı isimli fırının bol kremalı, Antep fıstıklı Fransız eklerini de denemenizi öneririz.
Letafet Meyhanesi
Eski Foça çarşısında konumlanan Letafet Meyhanesi, hem meyhane hem canlı müzik konseptinde bir mekan. Rakınızın yanında mutfaktan çıkan lezzetli mezeleri kaşıklarken bir yandan sahnedeki müzik eşliğinde eğlenmek isterseniz Letafet Meyhanesi’nden rezervasyonunuzu yaptırabilirsiniz.
Rosole Ristorante Italiano
Foça’ya gelip balığa doyduysanız veya çok da deniz ürünleri aşığı değilseniz, sizi İtalyan mutfağının başarılı örneklerini sunan bu restoranda bir şarap&pizza akşamına alabiliriz. Pizza ve ev yapımı makarnaları çokça övülüyor. Salataları ve başlangıçları da iyi görünüyor. Zaten yemekler, aynı zamanda mekanın işletmecisi de olan bir şefin mutfağından çıkıyor.
Gatsby Foça
Foça çarşısında bistro sandalyelerine oturup buz gibi biralar eşliğinde geleni geçeni, çarşı pazar hengamesini izlemek için doğru adres.